1999 yılında, Playboy dergisi tarafından '20. yüzyılın bir numaralı seks yıldızı unvanına layık görülmüş, yine aynı yıl people magazine tarafından 'yüzyılın en seksi kadını seçilmiş efsanevi dişi.
"bütün kadınlar Marilyn Monroe olmak ister" demişti bir travesti bir filmde. Haklılığını anlamak kadınları tanımakla doğru orantılı olduğundan gün geçtikçe daha gerçek tınlıyor.
Dostlar tiyatrosu'nun oyunu buluşma'da dolunay soysert tarafından canlandırılan tanrıça.
Dünyanın en güzel kadınının aynı zamanda ne kadar yalnız olduğunu görmek için onun kelimelerinden daha doğrusu olamaz.
Asıl şaşırtan şey de, asla bunları söylemesine gerek kalmadan, sadece sürekli gülen gözlerine rağmen, her zaman parlayan ışıltısına rağmen, ondaki hüznün belirgin olmasıdır. Kendi sözleriyle."i knew i belonged to the public and to the world, not because i was talented or even beautiful, but because i had never belonged to anything or anyone else."
Açıklaması: 'topluma ve dünyaya ait olduğumu biliyordum, yetenekli olduğumdan ya da güzel olduğumdan bile değil, biliyordum, çünkü hiçbir zaman hiç kimseye ve hiç bir şeye ait olmamıştım.'bir de bu var:
"no one ever told me i was pretty when i was a little girl. all little girls should be told they are pretty, even if they aren't."
açıklaması: 'ben küçük bir kızken kimse bana güzel olduğumu söylemedi. bütün küçük kızlara güzel oldukları söylenmeli, öyle olmasalar bile..'hala sevmeyen var mı kendisini?
Asıl şaşırtan şey de, asla bunları söylemesine gerek kalmadan, sadece sürekli gülen gözlerine rağmen, her zaman parlayan ışıltısına rağmen, ondaki hüznün belirgin olmasıdır. Kendi sözleriyle."i knew i belonged to the public and to the world, not because i was talented or even beautiful, but because i had never belonged to anything or anyone else."
Açıklaması: 'topluma ve dünyaya ait olduğumu biliyordum, yetenekli olduğumdan ya da güzel olduğumdan bile değil, biliyordum, çünkü hiçbir zaman hiç kimseye ve hiç bir şeye ait olmamıştım.'bir de bu var:
"no one ever told me i was pretty when i was a little girl. all little girls should be told they are pretty, even if they aren't."
açıklaması: 'ben küçük bir kızken kimse bana güzel olduğumu söylemedi. bütün küçük kızlara güzel oldukları söylenmeli, öyle olmasalar bile..'hala sevmeyen var mı kendisini?
Playboy’un ilk orta kapak kızı.
Hakkında söylenenlere göre kırk tane adam ve Marilyn Monroe'yu bir odaya koysanız, bu kırk adamın kırkıda bir sure sonra onun kendisine pas verdiğini düşünür. Böyle inanılmaz bir kadındır.
something's got to give (1962) film'ini tamamlayamamış fenomen olmuş hatun.
Norma jeane mortensten olarak doğan daha sonra baker soyadını alan sarışın afet.
Vaktiyle izlediğim bir belgesele göre, intihar etmemiş öldürülmüş kadın. Şöyle demişlerdi belgeselde; bulunduğu zaman yatağın üzerinde öylece yatıyormuş, fakat söylendiği gibi intihar edip uykusunda ölse imiş vücudunun cenin pozisyonunda bulunması gerekirmiş. Ufacık çocuktum hiç aklımdan çıkmadı, o sebeptendir ki ne zaman adını duysam aklıma cenin pozisyonu gelir.
Fikret Ürgüp 'e de aşağıda alıntıladığım şekilde ilham vermiş ve böylece bir öyküsüne konuk edilmiş; herkesin ayrı bildiği, sarıyı hüznün rengi yapan topal tanrıça.
"ne yaparsa yapsınlardı Marilyn Monroe intihar etmişti. O zamandır kendini içkiye verdi. Duvarda Marilyn Monroe'ya benzer Rum güzellerinin fotoğrafları. Gülümser dudaklı, ama gülmeyen. kaşlı, gözlü, kirpikli. Yumuşak etli. Memeli, muskalı, kokulu, sahici değil gibi kadınların fotoğrafları. Etlerinin içi görünen kadınlar. Marilyn Monroe'suz olur mu dünya? Çipuralar bir dergi parçasını didikliyorlar ve sayfalarını döndürüyorlar suyun içinde. Yarısı yırtılmış sayfalarda Marilyn Monroe'nun çırılçıplak aşağı tarafları. Deniz üstü meyhanesinde, küçük kızların rüyalarına giren palikaryalar, onu tanıyan balıklarla elbirliği etmişler de hoş geldin diyorlar. Marilyn Monroe'yu unutturmak için. Onu umutsuz seviyor, kuşlar bile..."
"ne yaparsa yapsınlardı Marilyn Monroe intihar etmişti. O zamandır kendini içkiye verdi. Duvarda Marilyn Monroe'ya benzer Rum güzellerinin fotoğrafları. Gülümser dudaklı, ama gülmeyen. kaşlı, gözlü, kirpikli. Yumuşak etli. Memeli, muskalı, kokulu, sahici değil gibi kadınların fotoğrafları. Etlerinin içi görünen kadınlar. Marilyn Monroe'suz olur mu dünya? Çipuralar bir dergi parçasını didikliyorlar ve sayfalarını döndürüyorlar suyun içinde. Yarısı yırtılmış sayfalarda Marilyn Monroe'nun çırılçıplak aşağı tarafları. Deniz üstü meyhanesinde, küçük kızların rüyalarına giren palikaryalar, onu tanıyan balıklarla elbirliği etmişler de hoş geldin diyorlar. Marilyn Monroe'yu unutturmak için. Onu umutsuz seviyor, kuşlar bile..."
Favori parfümü channel no:5'dir. channel firmasının, söz konusu ürünü Marilyn Monroe için ürettiği söylenir.
Turgut demirag'in Türkan şoray'la alakalı bir açıklaması vardı.
Ona âşık olduğundan, onun bakışlarından, hareketlerinden çok etkilendiğinden, hatta bir zamanlar onunla evlenmek istediğinden falan söz ediyordu. Yazının devamı şuna benzer bir şeydi; "ne zaman gördüm ki Türkan cola şişesine bakarken bile o gözlerini süzüyor, dudaklarını konuşturuyor, anladım ki; o manalı bakışlar aslında bana fırlatılmıyormuş. İşte o zaman vazgeçtim bütün her şeyden." Marilyn monroe'da yaşanan da onun gibi birşey sanırım.
Ona âşık olduğundan, onun bakışlarından, hareketlerinden çok etkilendiğinden, hatta bir zamanlar onunla evlenmek istediğinden falan söz ediyordu. Yazının devamı şuna benzer bir şeydi; "ne zaman gördüm ki Türkan cola şişesine bakarken bile o gözlerini süzüyor, dudaklarını konuşturuyor, anladım ki; o manalı bakışlar aslında bana fırlatılmıyormuş. İşte o zaman vazgeçtim bütün her şeyden." Marilyn monroe'da yaşanan da onun gibi birşey sanırım.
Truman capote'nin iyi arkadaşı olan harika güzellikteki kadın. Sarışınları beğenmeyenler bile ona karşı koyamaz, bir inanılmazlığı, gerçek dışı güzelliği vardır.
Boyu 1.66, kilosu ise 63 imiş - böylelikle 42 beden kıyafetler giyinirmiş Marilyn hanım. Bu aralar gündemi işgal eden "sıfır beden" muhabbetlerine bakılınca, gayet "şişko" duruyor Marilyn bu minik minik erimiş kızların yanında. Yine de şişko değilmiş, hiç bir şekilde (bm'sini hesaplayınca da sağlıklı çıkıyor; fazlalığı yokmuş yani aslında). Sadece harikaymış. Seviyoruz, ailecek.
Boyu 1.66, kilosu ise 63 imiş - böylelikle 42 beden kıyafetler giyinirmiş Marilyn hanım. Bu aralar gündemi işgal eden "sıfır beden" muhabbetlerine bakılınca, gayet "şişko" duruyor Marilyn bu minik minik erimiş kızların yanında. Yine de şişko değilmiş, hiç bir şekilde (bm'sini hesaplayınca da sağlıklı çıkıyor; fazlalığı yokmuş yani aslında). Sadece harikaymış. Seviyoruz, ailecek.
Yaşasaydı bugün 80 yaşında olacak ama güzellik ve zarafette nice 20’ likleri sollayacak ay parçası, nur topu, afet
Tahminlerin aksine politika ile epey ilgiliymiş. Arthur miller ile evliliği sırasında daha yoğun ilgilenmeye başlamış. Hatta gecen nisan ayında açıklanan FBI raporlarına göre Meksika tatili sırasında oradaki amerikan komünist gruplarıyla görüşmeler yapmış, soğuk savaşın en yoğun zamanlarında (o sıralarda Amerika’daki politik ortamdan hoşlanmayan bazı Amerikalı komünistler Meksika’da yaşıyorlarmış). Yüzlerce sayfalık FBI raporlarında "güvenlik açısından riskli" ibaresiyle adı geçiyor. Kennedy kardeşler ile duygusal ilişkisi bir yana, nükleer denemelerin ahlaki boyutu üzerine de onlarla tartışırmış. (bu olaylar küba füze krizi'nden 3 ay kadar önce oluyor.) bazı iddialara göre CIA ve FBI’daki sağcı kesim Kennedy’leri utandırmak ve zayıflatmak için Monroe'yu öldürmeye karar vermiş.